14 Kasım 2011 Pazartesi

Bir Guti Geldi

Çocuğumuza ilerde bir Guti geldi deriz...

26 Ekim 2011 Çarşamba

Biraz Futbol


Ülke zor bir dönemden geçiyor.Futbol falan çok umrumuzda değil tabi şuan.Ama biraz kafa dağıtmak adına derbi havasına girmek lazım.Son zamanlarda iyi oynamıyoruz ama derbi hiç belli olmaz.Birazcık inansalar kazanmak için, bu iş olur.Havaya girelim biraz o zaman;

*Fenerbahçe taraftarı stada alınmayacak, aynı şey 2. yarıdaki maç için de Beşiktaşlı taraftarlar için de geçerli.


24 Ekim 2011 Pazartesi

Van


Çok okunan bir blog değil burası, 1 kişiye bile ulaşabilirsek yeter.Van'a yardım etmek istiyorsanız bütün yardım noktaları için:

Real Madrid ve Liverpool

Van'daki deprem Türkiye'yi salladı.Durum çok kötü fakat en azından dünya buna kayıtsız kalmadı.Rihanna, D.Howard gibi ünlü isimler twitter hesaplarından desteklerini verdiler.Bugün de iki dünya devi kulüp Liverpool ve Real Madrid resmi sitelerinden bir mesaj yayınladılar.Böyle bir felaket karşısında gösterdikleri sağ duyudan dolayı 2 büyük kulüp ne kadar büyük olduklarını bir kez daha gösterdiler.

23 Ekim 2011 Pazar

Kimmiş Çirkef Olan !?!


Dün akşam Nou Camp'ta Sevilla, kalecisi Javi Varas'ın da müthiş performansı ile 1 puanı kaptı.Bu durumda Real Madrid lider konumda(Levante'nin maç sonucu da önemli tabi.).Fakat maça damgasını vuran olay son dakikalarda Kanoute'nin Fabregas ile girdiği tartışma ve sonunda Kanoute'nin kırmızı görmesi.

Son 2 yıldır her El Clasico'da çıkan kavgalarda suçlu olan hep Real Madridli futbolcular oldu.Tamam son maçta Marcelo'nun müdahelesinin savunulacak bir yanı yok fakat Barcelonalı futbolcuların çirkef hareketlerine dün akşam da tanık olduk.

Neyse lafın özü, dün akşam adalet yerini buldu.Messi penaltıyı kaçırdı ve maç hakkı olan skoru aldı.Umarım Barcelonalı futbolcular bu tutumundan vazgeçer ve artık daha adaletli bir La Liga izleriz.

10 Ekim 2011 Pazartesi

Yeter !

Sen bizi stadda dövdüren, yüzüne sövdüren, sabote ettiren .. 
söylediği her lafı yiyen, milyon € veren, bizi rezil eden .. 

mabedin tam orta yerinde, büyük bir yüzsüz var şeref tribününde .. 
           temizlik bize sökmez ULAN, dönmeyiz bu AŞKTAN, gidecek bu BAŞKAN ..

Tolga Zengin-Real Madrid


Başlık ilginç.Ama bugün ortaya çıkan bir haber bu.Jose Mourinho Casillas'a alternatif(!) arıyormuş ve bu isim de Tolga Zengin.Trabzon bırakır mı falan buralara girmeyeceğim lakin Real Madrid isterse her türlü alır.Haber muhtemelen yalandır özellikle 3 Türk oyuncunun bulunmasından sonra böyle haberlerin çıkması kaçınılmazdı.

Yıllardır Real Madrid'in kalesini koruyan Casillas'a bir kez bile alternatif aranmadı.Liverpool'un as kalecisi Dudek geldi ama doğru düzgün forma şansı bulamadan ayrıldı takımdan.Bir futbolcunun başına gelebilecek en talihsiz olaylardan biri, Casillas'ın yedeği olmaktır.O takımda o istemediği sürece o kaleye kimse geçemez.

9 Ekim 2011 Pazar

Satmayın Quaresma'yı

Sorunlu biri hep.Ama Beşiktaş iyi geldi ona, taraftar desteği hırslandırdı Quaresma'yı.Artık içinden gelerek mi yoksa göz boyamak için mi yaptı bilinmez ama taraftarın gözüne çok iyi girdi Q7.Tekrardan milli takıma çağrıldı yüksek performansıyla.Gece hayatı ile ilgili de kötü 1 tek haber okumadık.Kaptan olarak çıktı sahaya birkaç kez de.Şu takımda top gelince heyecanlandığımız bir tane adam var o da Quaresma'dır.Beşiktaş yönetimi bugün mali kriz yaşadığını ve Q7'yi satabileceklerini söylemiş.Uygun fiyat verilirse tabi.

Satılmasın kardeşim.20 de verseler satılmasın çünkü biz 20'nin ne kadarını transfere harcayabileceğiz, ne kadarını doğru kullanabileceğiz şüpheliyim şu transfer döneminden sonra.Yerini dolduramayacaksanız, ki hiç umudum yok bu konuda, satmayın Quaresma'yı.Yerine satılacak 50 tane adam sayarsın.He onun kadar para getirmez ama koskoca Beşiktaş'ın başka çözümü mü yok ? Guti'yi sat araplara, Holosko'yu sat Simao'yu sat ama Quaresma bu takımın en iyi oyuncusudur.Gerçek oyununu oynadığı zaman neler yapabildiğini defalarca gördük, istikrarsız ama bunu taraftarın desteğiyle aşabileceğini düşünüyorum.Eğer Quaresma satılırsa hepten sıradanlaşırız.

6 Ekim 2011 Perşembe

Kavgada Tutulamayan Adam: Arda Turan


Arda Turan, takdir ettiğim bir oyuncudur.Avrupa'ya gitmesi biraz ters bir zamana denk geldi ama gitmesi en doğru karardı onun için.Çok yıprattılar onu burada.Galatasaray taraftarı sahip çıkamadı ona.Zaman zaman taraftara sitem etti.Taraftarların da bir kısmı ona.Ama bir Beşiktaşlı olarak söylüyorum, harbi Galatasaraylıdır Arda.

İspanya'ya gitti artık rahat eder derdik, bizim basın orada da bırakmadı Arda'yı.Son verdiği röportaj olay oldu yine, tam da çok önemli bir milli maç varken.Bu sefer savunulacak pek bir yanı yok Arda'nın.Türkiye'den ayrılınca bizim takımları topa tutan yabancılar gibi yaptı Arda, yakışmadı ona bu laflar.Galatasaray taraftarı ile arasını açtı boş yere.Antipati topladı, belki de ileride dönmek istediği takıma dönemeyecek bu lafları yüzünden.

Mahaller kavgalarında durdurulamayan adamlar olur.Elini kolunu tutarsın ağzı durmaz ya hani, o hesap Arda'nın ki.Binlerce kilometre uzağa gitti ama hala buraya laf söylüyor, inşallah başarılı olursun da buralara dönmek zorunda bırakmazlar seni...

4 Ekim 2011 Salı

Zizou Bari Sen Yapma !

Başlığa bakıp büyük bir şey olduğunu sanmayın.Zidane yaptığı son açıklamada Benzema'nın şuan en yetenekli Fransız futbolcu olduğundan bahsetmiş.Benzema'nın yetenekli olduğuna şüphe yok.Ama sadece biraz yetenekli.Şahsen hala neden Real Madrid gibi bir seviyede oynayabiliyor anlamıyorum.Zidane biraz torpil yapmış sanki Karim'e.Nasri, Ribery gibi oyuncular varken...

3 Ekim 2011 Pazartesi

Nike GS Reklamı



Twitter'dan Fatih Demireli farketmiş, Selçuk son pozisyonda ofsaytta :).

Ayağa Kalk !


Takımın kaptanı ortalarda yokken hücumdaki tek lider sensin.
Toparlan artık.Ayağa kalk ve göster yeteneklerini !

Guti Meselesi

Guti geçen sene ilk geldiğinde herkesten çok ben hevesliydim.Çok sevdiğim Real Madrid'in kaptanlarından, en eski oyuncularından biri Beşiktaş'ıma transfer olmuş.Hatta ne kadar ilginizi çeker bilemem ama her gün takıldığım Kralkartal forumda nickimi bile değiştirdim.Çok ta iyi başladı sezona Guti.Asistler, goller, güzel oyun.Takımla birlikte o da uçuyordu Beşiktaş'ta.Takımın beyni, "Guti Reyis"'i olmuştu adeta.Ardından kaptanlık verildi ama tam o zamanlarda Beşiktaş düşüşe geçti.Guti de keza düşüşte idi.Gece hayatı her zaman vardı fakat performansı düşünce daha da konuşulmaya başlandı, göze battı kaptan.Adamın izin günü karışamayız ama bunu sahaya yansıtmaması gerekirdi.O zamanlarda "gitsin, yeter artık" gibi sesler duyulmaya başlandı ama kaldı takımda.Ben o zaman da kalmasından yanaydım sonuçta ne yapabildiğini gördük, ilk düşüşte yollamak yakışmaz diye.

Yeni sezona başlarken Guti her seferinde "Ben Beşiktaşın oyuncusuyum" dedi ve birçok kulüpten gelen teklifi reddetti.Ben açıkçası umutluydum Guti'den fakat sakatlığı ve gece hayatı bitmek bilmedi ve kadroya da giremedi.Geçen hafta da Beşiktaş İngiltere'de ter dökerken o sevgilisiyle olan fotoğrafını paylaştı twitter'da.Açıkçası bir kaptan olarak oynamasa bile oturup maçı izlemesi lazımdı bence.Bu yaptığı hareketten sonra onun savunulacak bir yanı kalmadı.Futbol ahlakına aykırı hareketi sonrasında yapacağı 2 şey vardır Guti'nin.Ya çok çalışıp kadroya girip kendini affetirecek.Ya da devre arasında sessiz sedasız ayrılacak takımdan.Umarım bu ikisinden biri gerçekleşir.Ben Guti'yi Real Madrid'deki oyunu ve Beşiktaş'taki yarım sezonluk "Reyisliği" ile hatırlamak istiyorum.

FIFA 12 !

Açılışı bir futbol haberi yerine bu şekilde vermek daha eğlenceli geldi.Uzun zamandır beklediğimiz oyun sonunda geldi ve hem PS3 hem de bilgisayarda oynama şansı buldum.

Oyun gelmiş geçmiş en iyi futbol oyunudur bence.PES oynayanların savunabilecek tek olayı oyuncuların yüzünün tasarımının biraz atlanmış olması FIFA'da.Ronaldo'nun bile tipi gerçek değil neredeyse o derece.Fakat oyun akışı, oynanış ve atmosfer açısından FIFA 4-5 gömlek üstünde PES'in.Son 2 senede olduğu gibi.

Her sene farkettiğimiz bilgisayar ve PS3 platformlarındaki farklılık bu oyunda da var fakat minimum düzeyde.Yani eskisi gibi 2 farklı oyun oynuyormuş gibi hissetmiyorsun.

Oyunu bilgisayarda oynayacaklara tavsiyem, eğer yoksa mutlaka gamepad almaları.Klavye ayarları yok ve tuşlar gerçekten karışık ayarlanmış.Alacağınız gamepad analoglu olması daha iyi olur, her ne kadar oklarla oynuyosanız bile oyundaki hareketleri yapmak ve en önemlisi penaltılarda kaleciyi hareket ettirmek için analog şart.

FIFA 12, FIFA 11'den farklı bir oynanış biçimen sahip.O yüzden oyunu ilk oynadığınızda biraz yadırgayabilirsiniz.Ama kısa sürede alışıp zevkini çıkarabiliyorsunuz.Ayrıca Legendary zorluk seviyesinde eskiden Beşiktaşla Barcelona'ya fark atarken, burada gerçek Barcelona'yı görüyoruz karşımızda.

Kariyer modu da çok gelişmiş bu sefer.Oyuncularınızla daha içli dışlı oluyorsunuz."Hocam beni oynat bu hafta" diyebiliyor bazen oyuncularınız.Basına demeçler verebiliyorsunuz rakibiniz hakkında ve takvim olayı ile daha rahat bir transfer dönemi geçirebiliyorsunuz.

Oyun hakkında fazla detaya girmeyeceğim, zaten oynayınca göreceksiniz yenilikleri.Ben süprizi bozmayayım fazla.Kısaca şunu söyleyebilirim.EA Sports, bu sene gerçekten iyi bir iş başarmış.Çılgın bir PES hayranı olsanız bile denemenizi tavsiye ederim.

*Oyunda Türkiye ligi yok fakat yakın zamanda yayınlanacak resmi bir patch ile ekleneceği söyleniyor.

Devam...

Uzun zamandır yazmıyordum buraya.Öyle işim falan da yoktu, sadece sıkılmıştım biraz.Zaten futbolumuzun da ne durumda olduğu ortada.Neyse çok ara verdik.Kaldığımız yerden devam ediyoruz...

8 Haziran 2011 Çarşamba

Real Madrid 8-3 Bayern | Classic

Real Madrid

9 şampiyonlar ligi şampiyonluğu ile dünyanın en büyük futbol kulübüdür. asaletin diğer adıdır real madrid. insanların barcelona' yı sevmesini elbetteki anlarım ama barcelona' nın kültürünü övüp real madrid' i sadece parayla özdeştirmeleri sadece cahilliktir. seversin sevmezsin ama real madrid de apayrı bir kültürdür. şanlı bir tarihi vardır. raul' u vardır en başta. real madrid forması giymek bir oyuncunun kulüp kariyerinde ulaşabileceği en büyük mertebedir. asillerin takımıdır.


meursault samsa

22 Mayıs 2011 Pazar

Cristiano Ronaldo: 53 Gol



Daha önce 42 golü paylaşmıştım.Sezon bitti ve 53 golle tamamladı Ronaldo sezonu.

18 Mayıs 2011 Çarşamba

Kevin Prince Boateng



K.P Boateng, Milan'ın şampiyonluk kutlamaları sırasında MJ'e selam çakıyor.

10 Mayıs 2011 Salı

Kaka Meselesi ve Aileler

Nuri transferiyle açık açık Kaka'ya güle güle dedi Mourinho.Onun kafasındaki takımda yeri yok maalesef.Kaka'da olsa performansın yeterli değilse, istikrarlı değilsen artık bu takımda yerin yok.Neyse, ortada birçok transfer haberi var.Beşiktaş, görüştüğünü doğruladı.Açıkçası ben sadece bununla ilgileniyorum bir Beşiktaşlı olarak.Kaka'nın şu durumda Beşiktaş'a gelmesi zor.Dindar bir oyuncu olan Kaka bu sebeple İstanbul'a pek sıcak bakmıyor.İtalya'ya gitmek istediğini duymuştuk fakat bu sefer de annesinden ilginç bir açıklama geldi.Annesi İngiltere'ye gidecek diyor.Akıllara Chelsea geliyor hemen.Abramovich, takımı yenileyecekti ve kesenin de ağzını açacağını söylemişti.Kaka'nın durumu şimdilik bu.

Ailelerden bahsetmişken, son yıllarda göz önünde olan transferlerde aile etkisine de değinelim.Milan'ın golcüsü Sheva, karısının, çocuklarının İngilizce öğrenmesi için İngiltere'ye gitmek istemesiyle transfer olmuştu Chelsea'ye.Koskoca Milano'da düzgün kurs yok çünkü(!).Onların durum biraz karışık.Aceto Blog güzel bir şekilde açıklamıştı durumu.Yakın zamanda yılın bidonu seçilen Adriano'nun da Flamengo'ya gitmeden önce babaannesi açıklamıştı Flamengo'ya gideceğini.Jose Mourinho, geçen sene çocuklarının kaydını yenilemeyince ortaya çıkmıştı Inter'den ayrılacağı.Tüm bunların üstüne yeni olarak şimdi de Kaka'nın durumu var.Anneler melektir ama, burası Beşiktaş :)

9 Mayıs 2011 Pazartesi

Ve Nuri Real Madrid'de !


Daha önceden de yazmıştım.Nuri'nin Real Madrid ilişkisi daha önceye dayanıyor.El Clasico öncesi gazete manşetinde Nuri vardı.Zaten her şeyi açıklıyordu bu manşet.Mesut'u 15'e kapatan Real Madrid, Nuri'yi de 12'ye kapattı.Menejerin parmağıda var tabi bu işte."Nuri Real'de oynarı mı? " sorusunun cevabını seneye öğreneceğiz.Bana sorarsanız "Mourinho'nun Real Madrid'i"nde çok güzel oynar.Türk tarihinin en büyük transferi hayırlı olsun.Umarım bizim ligimizden de oyuncular bu kadar büyük takımlara gidebilir.

8 Mayıs 2011 Pazar

İtalya'da Şampiyon Milan! | Ibrahimovic


İtalya'da sevdiğim takımlar Juve,Inter,Roma'dır.Sevmediklerimin başında Milan gelir hatta.Fakat yiğidi öldür hakkını yeme demişler.Bu sezon şampiyonluğu, son 5 senedir ligin hakimi olan Inter'den daha çok haketti Milan.Inter'in teknik adam tercihleri kısaca "Inter kötüydü ondan" demek çok yanlış olmaz.Ama doğru da denemez.Milan iyi oynadı ve 18. şampiyonluğu elde etti.


Ibrahimovic'e de değinmek lazım.Malmö kariyeri hakkında pek bilgim yok - ki o zaman şampiyon olduğu söyleniyor.- Ajax'a geldiği 2001-2002 sezonundan beri oynadığı her takımla şampiyon olmuş.Çok sevmediğim bir adamdır Ibrahimovic ama gerçek bir "şampiyon" demek gerek onun için.Takımı tek başına sırtladığı zamanlar da oldu, son maçlarda olduğu gibi ard arda gördüğü kartlarla yanlız bıraktığı da.Berlusconi onun için "parayı boşa mı harcıyoruz acaba ? " dedi ama kim ne derse desin, bu adamın olduğu takım bir şekilde şampiyon oluyor(Yıldırım başkan Ibra'yı alsana ! ) .

5 Mayıs 2011 Perşembe

Fabregas-Real Madrid

Sezon artık Real Madrid için bitti.E öyleyse artık transfer zamanı.Geçenlerde Nuri Şahin ile anlaşıldı demişti.O transfer "bence" olacak.Bugün Marca yeni bir isim ile karşımızda: Cesc Fabregas.

Fabregas'ın Barcelona alt yapısından çıktığını biliyoruz.Real Madrid'e gelir mi ? İmkansız değil.Marca'nın haberine göre 40M Sterlin'lik bir teklif yapmaya hazırlanıyor Florentino Perez.Mourinho Fabregas'ı çok istemiş habere göre.Buradan seneye de bu takımda diyebilir miyiz? Geçen sene Dünya Kupası'nda Barça forması giymişti Fabregas.Çok konuşulmuştu.Başkan Perez isterse alır diyorum ve bu transfer olursa, işte o zaman Figo sonrası güzel bir darbe daha olur Katalan çadır tiyatrosuna.

2 Mayıs 2011 Pazartesi

Nuri Şahin - Real Madrid

Marca'nın haberi, Nuri Şahin gelecek sezon için Real Madrid ile anlaştı.Madrid medyasının en büyük gazetesidir Marca.El Clasico'dan bir gün önce bu haberi verdiyse doğrudur.Bir diğer tarafımda konuyu değiştirmeye mi çalışıyorlar çünkü Real'in eleneceği artık belli gibi.Arsenal, Chelsea ve Bayern'de Nuri ile ilgileniyordu bilindiği üzere.Aynı zamanda Mesut'un da menajeri olan Reza Facelli, Nuri'nin Real Madrid'de oynamak istediğini doğruladı.Bonservis ile ilgili pek bir haber yok fakat 10M Euro civarı olduğu söylentiler arasında.10M Nuri gibi bir oyuncu için çok az bir miktar.

28 Nisan 2011 Perşembe

Bir El Clasico Serisi

Bu son maç ile El Clasico serisi bitti benim için.Haftaya Papatyam'ı izleriz artıkNou Camp'ta sonuç ne olur bilemiyorum.Maç ile ilgili bir yazı yazmayacağım.Bülent Abi kralını yazmış zaten.1 galibiyet, 1 beraberlik ve muhtemelen 2 mağlubiyet.Güzel başlamıştık seriye fakat bu olmadı.Belki 11 kişi kalsaydık'lı cümleler başlıyor ama artık seneye kısmet.Uzay takımı'nı bir senede bitiremezsiniz.Jose Mourinho umarım seneye takımın başında olur.Finalde ManU'ya başarılar.3 ŞL kazanan teknik direktör Sir Alex Ferguson olur umarım.

26 Nisan 2011 Salı

2 Dakika'da 42 Ronaldo Golü



Real Madrid'deki 2.sezonunda Ronaldo ve bu sezon toplamda 42 gole ulaştı.ManU'daki rekoruna ulaştı.En pahalı adamın önünde birkaç maç daha var.45'i bulur diye düşünüyorum.

24 Nisan 2011 Pazar

Alfredo Di Stéfano



River Plate'te futbola başladığında henüz 17 yaşındaydı.4 Temmuz 1926, Buenos Aires doğumlu Arjantin efsanesi Alfredo Di Stéfano.Kendini diğer oyunculardan üstün gören Pele bile onun için ""Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcusu Real Madrid'li Alfredo Di Stefano'dur. Maradona'nın elle attığı golün dışında kafa golü yok ve sağ ayağıyla topa iyi şut vuramıyor. Oysa Di Stefano komple bir oyuncu, bu nedenle o, en büyük!" demiştir. River Plate'te oynadığı 65 maçta 49 gole imza attı.Ardından 1949 yılında Millonarios'a transfer oldu.Bu transfer onun hayatındaki en önemli sıçrayışa imza atacaktı.




Millonarios'taki 4. sezonunda takım Avrupa turnesine çıkar ve bu sırada Barcelona ve Real Madrid'in dikkatini çeker Di Stéfano.Barcelona daha önce anlaşır Di Stéfano ile fakat o dönem İspanya'da Franco dönemidir ve Real Madrid'in Avrupa'nın en büyük takımı olması için uğraşır.Franco, Di Stéfano'yu Barcelona'dan alır, Real Madrid'e imza attırır.O dönemin başkanı Sanitago Bernabeu Yeste'nin en büyük transferi olarak kabul edilir.Halbuki işin ucunda Franco vardır.


Di Stéfano'nun bir ilginç özelliği de 3 farklı milli takım giymesi ve buna rağmen hiç Dünya Kupası'na katılamamasıdır.Arjantin'i 6 kez, Kolombiya'yı 4 kez giymiştir.Real Madrid'de 11 yıl boyunca elde edilmesi güç başarılar kazanmıştır.Başkan Yeste'nin efsane olduğu dönemdir.5 Şampiyonlar Ligi ( O zamanki adıyla Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası) 8 La Liga, 1 İspanya Kupası ve 1 Kıtalararası Kupa.İspanya'da 11 yıl kaldı ve İspanyol vatandaşlığına geçti.Bu süre içinde 31 defa İspanya milli formasını giydi.


Real Madrid forması giyerken Di Stéfano kaçırılır.Bütün İspanya kırmızı alarm verir.Kolay mı öyle Franco'nun topçusunu kaçırmak ? Fakat kimse Di Stéfano'yu bulamaz.Di Stéfano, kendisini kaçırlanlarla tabiri caizse muhabbet kurarak kendisini bırakmaları konusunda ikna eder ve onları da polise vermez.


11 yılın ardından Espanyol'da 2 yıl top koşturduktan sonra futbolu bırakır.Şimdi herkesin bildiği üzere Real Madrid'in onursal başkanlığını yapıyor.Raul'la ilgili şakayla karışık şu cümlesi favorimdir : "Real'de en çok gol atmış oyuncu istatistiği diye bir istatistik tutulduğunu bilseydim daha çok gol atardım"





21 Nisan 2011 Perşembe

Kral Kupası Kral'a Döndü | Barcelona 0-1 Real Madrid


El Clasico serisi öncesi çoğunluk 4 maçıda Barça kazanır ya da lig maçını Real Madrid'e bırakır(!) şeklinde yorumluyordu.2 maç oynandı ve Barcelona'nın henüz galibiyeti yok.

Jose Mourinho, Real Madrid'in Barcelona'dan üstün olduğu fizik gücününün üzerine gitti.Zaten Mourinho'nun takımlarının klasik olarak yaptığı şeydir fiziğe dayalı mücadele.Inter başındayken de böyle devirmişti Barcelona'yı şimdide.Gerek tek şey orta sahada ve ileride iyi pres yapabilecek bir isimdi ve onu da buldu sonunda : Pepe !

Pepe ile başlayalım.Rıdvan Dilmen'in de dediği gibi 2 maçında yıldızıydı Pepe.Hani derler ya "bir orda bir burda" diye.Ronaldo'nun bile önüne çıktığı zamanda oldu, Casillas'ın yanında savunmaya yardım ettiği de.Kırmızı görmemesi de Pepe gibi bir oyuncu için başarı sayılabilecek bir durum.

İlk 45 dakika boyunca baskılı bir Real Madrid vardı.Barcelona kaleye bile gelemdi ve Ronaldo'nun 3 iyi pozisyonu vardı.İlk yarıda işi bitirebilirdik ama işi zora soktuk.2. yarı işler tersine döndü.Konsantrasyonunu kaybetmiş bir Real Madrid vardı sahada.Barcelona, ilk yarı oynayamadığı klasik pas oyununu oynamaya başlamış hatta sayılmayan bir golleri de vardı.Bu anlarda çok dua etmişimdir hatta.Neyse ki gol yemedik(Casillas sağolsun) ama sonlara doğru Di Maria'nın şutu da Pinto'nun ellerinde kaldı.Uzatmalara geçildiğinde artık iş fizik gücüne kalmıştı.Burada da Jose Mourinho'nun fizik gücüne dayalı oyunu devreye girdi.Barcelona paslarıyla ayakta kalmaya çalıştı fakat Real Madrid hala dipdiriydi.Ronaldo'nun 98'de yaptığı dribbling örnek olsun kondisyonerlere.Barcelona orta sahada top kayıpları yapmaya başladı ve golü de yedi.Kral Kupası 1993'ten sonra ilk defa Real Madrid'in oldu ve başkan Perez'in koleksiyonundaki tek eksik parça da tamamlanmış oldu.

*Ramos kupayı düşürmüş, gel de dalga geçme şimdi :)

Cibeles meydanında kutlama :

17 Nisan 2011 Pazar

Real Madrid 11/12

Hazır formalardan söz açılmışken, Real Madrid'in altın rengi forması takımın asaletine güzel yansımış.Alsak mı ne yapsak seneye ?

Arsenal Ne Yaptın Sen Ya ?

Forma tasarımında - özellikle büyük kulüplerin - kulüplerin etkisi nedir bilmiyorum ama Arsenal bu tasarıma laf etmediyse ayıp etmiş.Arma dışında hiç beğenmedim açıkçası. 11/12 deplasman forması.

El Clasico #1 | Real Madrid 1-1 Barcelona


İlk yarıdaki 5-0'lık acı mağlubiyetteki Real Madrid ile şimdiki takım arasında fark vardı.Geçen zaman içinde Mourinho'nun sistemi daha bir oturtmuştu.Barcelona ise bildiğimiz o güzel oyununu oynuyordu.Maç öncesi açıkçası endişeliydim ama bu 4 El Clasico döneminde en az öneme sahip olan maçtı lig maçı.Fakat yine de ne olursa olsun işin ucun bu 2 takım varsa, her maç önemlidir.

Normal şartlar altında Bernabeu'daki beraberliğe hiçbir zaman sevinmez Madridliler.Fakat Guardiola'nın Barcelona'sı 2008/2009 sezonundan beri kazanıyordu El Clasico'ları.Mourinho'da ilk olarak takıma El Clasico güveni aşılamak istedi bu zorlu 4 maç sürecinde.Ligde artık işi bitmiş Real Madrid'in Şampiyonlar Ligi ve Kral Kupası'nda göstereceği başarılar, Mourinho'nun kaderini belirleyecek Real Madrid'de.Evet, JM olsa da Real Madrid'de kupası geçen sezonda fatura teknik direktöre kesilir.Diğer maçlara prova olan bu El Clasico'nun berabere bitmesi, önümüzdeki maçlar için takıma umut aşıladı kanaatimce.

Maça Real Madrid ileride başladı.Kendi evlerinde baskı kurmak istiyordu fakat Barcelona olunca çokta cesur davranamadı.Barcelona daha sonra oyunun kontrolünü eline aldı ve birkaç pozisyona girdi.Belki de zaten beraberliği getiren "birkaç pozisyon"du.Orta sahada Pepe'nin olması ilginç bir seçim gibi gözükebilir fakat savunma konusunda işe yaramışa benziyor.Albiol'un atılmasıyla televizyon başında deliye döndüm fakat hakemin kararı doğruydu.Kırmızı kart konusunda aynı şeyi pek söyleyemiyeceğim.Atılmayadabilirdi.Daha sonra ikinci golü bulabilirdi Barcelona fakat topu ayağında tutmayı tercih etti.Real Madrid bu dakikalarda daha baskılı oynadı.Mesut ve Adebayor'un oyuna girmesi ile ileride daha fazla top tutan Real Madrid,Barcelona gib penaltıdan buldu golü.Aynı şekilde gol sonrası ikiyi bulma şansı geldi ayaklarına ama Khedira, Valdes'in üzerine vurdu topu.İlk El Clasico'da 1-1 sona ermiş oldu.

*Maçlara ilgili bazı notlarım daha var.Pepe'nin orta sahada oynadığını görünce kırmızı kart ihtimalini de düşünmedim değil.Pepe çoğu kişiyi şaşırttı ve çok başarılı bir oyun oynadı Barcelona karşısında.
*Messi'nin hareketine de değinmem lazım.Göz göre göre taraftarların üzerine vurdu topu.Bu hareketi Ronaldo yapmış olsaydı manşetler ya da internette konuşulanlar ne olurdu ? Bir düşünmek lazım.

11 Nisan 2011 Pazartesi

White Hart Lane'in En Kötü Kabusu !


Real Madrid'in resmi sitesinin Adebayor için attığı başlık bu.Adebayor, Tottenham karşısına çıktığı 10 maçta 10 gol attı.O gollerin listesi de aşşağıda.

22 Mart 2011 Salı

Hagi !


Büyük bir aşksın sen bizim için! Tükenmek bilmeyen nefesimiz, ruhumuz, haykırdığımız o gururumuz... Odamızın baş köşesindeki postersin sen Hagi... Içimizdeki sarı-kırmızı ateşini körükleyen, 'Yıllar geçse de üzerinden bu kalp seni unutur mu' klasiğinin baş aktörüsün...

Sana olan sevgimiz, hayranlığımız bir değil bin başı bükük ayrılmak ile de son bulmayacak! Ama biz sarı-kırmızı forması sırtında olan Hagi'yi istiyoruz ve belki de onu seviyoruz...

Tarihinin en parlak dönemininde o şanlı 10 numarayı nasıl ki anlamlandırman bizim gibi senin de şansın ise harap olmuş, bitap düşmüş, düşürülmüş bu kritik dönemde de senin yöneten kimliğine bürünmem bize acı veriyor! Senin gibi...


 Parçalanmış, ayakta durmakta zorlanan yönetimin ısrarlı direnişinin, koltuk sevdasının bir kurbanısın büyük Hagi! Sen de tıpkı daha önce olduğu gibi yönetimin 'efsane tüketme' politikasının bir ürünüsün, sonusun, sığınalacak bir liman aslında bir de kurbansın!


Ancak olmuyor! Ne yapsan olmuyor, tutmuyor, başaramıyoruz biz bu işi... Biz seni kulübede tek başına otururken; sessizliğe gömülüp kahrolurken görmek istemiyoruz hatta buna da dayanamıyoruz. Evinin minik odasına senin posterini asan biz sarı-kırmızı sevdalılarını daha fazla kırma, üzme ve git...
 Git ve o yönetime bir tokat da sen vur! Biz seni yine sever, biz sana yine taparız...


                                                                                                                           Mert Solak

18 Mart 2011 Cuma

Şampiyonlar Ligi Çeyrek Final Kuraları

Bir numaralı kupada çeyrek final kuraları çekildi.Shaktar ile Tottenham'ın birbiriyle eşleşmesini isterdim devam etmeleri açısından, gerçi bu kupada işler belli olmaz ama neyse, gelelim kuralara

Real Madrid-Tottenham
Uzun zamandan beri çeyrek finale çıkamayan Real Madrid, bu kupayı belki de herkesten çok istiyor.Daha önce 9 kez kazanmış olmalarına rağmen hem de.Bu sezon ki performansı da gayet iyi.Tottenham'a baktığımızda ise gerçekten etkili bir oyun oynuyorlar.İlk kez katıldıkları kupada tecrübesizliği hiç hissetirmedi Londralılar.Real Madrid'in de listesinde olan Bale ile Ronaldo'nun kapışması güzel olacak.

Barcelona-Shaktar
Lucescu'nun korkuğu başına geldi."Barcelona dışında kim gelirse şansımız var" demişti.Fakat ben biraz farklı düşünüyorum.Shaktar çok etkili oynuyor ve biraz da şansları yaver giderse Barcelona'yı eleyebilirler.

Man Utd-Chelsea
2008 finalistleri tekrar karşı karşıya.Ligdeki şampiyonluk yarışı kupaya da yansıyacaktır.Abramovich'in Şampiyonlar Ligi hayallerini de eklemek lazım.Erken final niteliğinde güzel bir eşleşme.

Inter-Schalke
Açıkçası Schalke'nin Real Madrid dışında herhangi bir takımla eşleşmesini istemiştim.Raul'u Real Madrid karşısında oynamasını kaldıramazdım :) .İtalyanların Almanlarla karşılaşması 2 takımdan ibaret değil.Almanlar Şampiyonlar Ligi'ne 4 takımla katılma hakkını İtalyanlar'ın elinden aldı yakın zamanda.Önceki turda Bayern'i eleyen İnter, Schalke'de zorlanmayacaktır.

Yarı Final tahminim

Real Madrid-Barcelona

Man. Utd-Inter